Sultan II. Murad, Koca Murad veya divan edebiyatındaki ismiyle ”Muradî” bazı kaynaklara göre 1402’de bazı kaynaklara göre ise 1404’te Amasya’da dünyaya gelmiştir. Annesi hakkında kesin bir bilgiye sahip olunmamakla birlikte  Dulkadiroğulları Beyi Nâsıreddin Muhammed Bey’in kızı Emine Hatun veya Amasyalı Divittar Ahmed Paşa’nın kızı Şehzade Hatun olduğu şeklinde rivayetler vardır. I. Mehmed’in oğlu ve Fatih Sultan Mehmed’in babasıdır. Çocukluk yılları Amasya’da geçtikten sonra 1410 yılında babası ile birlikte Bursa’ya giderek orada saray eğitimi almaya başlamıştır. 12 yaşında ise Osmanlıların şark vilayeti merkezi olan Amasya’ya vali olarak görevlendirilmiştir. Şehzade II. Murad burada valilikte görevli iken İzmir ve Saruhan civarında baş gösteren Börklüce isyanını bastırmak için bölgeye gitti ve isyanı bastırdı. Babası I. Mehmed 1421 yılında vefat etmek üzere iken oğlu şehzade Murad’ı çağırdı ve sonrasında 25 Haziran 1421 tarihinde Sultan II. Murad Osmanlı tahtına çıktı. Tahta çıktığında henüz 17 yaşında olan padişahın 4 erkek 7 kız kardeşi vardır. Amcası Mahmut Çelebi ile savaşıp mağlup etti. İstanbul’u fethedenin peygamber tarafından müjdelenmesi sebebiyle (bkz: İstanbul mutlaka fethedilecektir. Onu fetheden komutan ne güzel komutan, o ordu ne güzel ordudur.) birçok padişah tarafından fethedilmek istenmiştir ve bu padişahlardan birisi de II. Murad’dır. Fakat Bizans’ın gücü ve Osmanlı ordusunun yetersizliği sebebiyle bu fetih girişimi boşa çıkmıştır. Bu sıralarda kardeşi Mustafa Çelebi isyan çıkartmış ve idam ettirilmiştir. Osmanlı aleyhine isyan çıkartıp ittifak kuran Cüneyd Bey’i de 1425’te tüm soyuyla birlikte yok etmiştir. Osmanlı için önemli bir konumda yer alan Güvercinkli Kalesi’ni almış ve Macar adasını fethedip Osmanlı topraklarına katmıştır. 3 Şubat 1451 tarihinde beyin kanaması nedeniyle hayatını kaybetmiş ve tahta oğullarından birisi olan Fatih Sultan Mehmet geçmiştir. Bu olayla Osmanlı devleti yükselme dönemine girmiştir.

 

   Saltanatı süresince sanata ve ilime çok değer veren sultan II. Murad döneminde birçok tercüme eserler kaleme almıştır. Kendisi de divan edebiyatında ‘MuradÎ’ mahlasıyla şiirler kaleme almıştır. Sultan II. Murad’ın emriyle Mercimek Ahmed ”Kabusnâme” tercümesi yazmış ve Türkçenin gelişimine büyük bir katkı sağlamıştır. II. Murad’ın şiirleri dışında bir de ”Nasihat-ı Sultan Murad” adlı yapıtının da olduğu her ne kadar kaynaklarda geçse de (A. S. Levend, Siyasetnamaler, TDK, Belleten), oğlu II. Mehmed’e etmiş olduğu nasihat anonim bir eserdir (Topkapı Sarayı Müzesi Kütüphanesi Türkçe Yazmalar Kataloğu c:1, s:487).